Almanya’da Toplum Gerçekten Bölünmüş mü?

Temel Değerlerde Büyük Uzlaşı

Almanya’da toplumun giderek kutuplaştığı sıkça tartışılsa da yeni araştırmalar farklı bir tablo ortaya koyuyor. Federal hükümetin desteklediği Deutschland-Monitor verilerine göre, halkın %95’i kadın ve erkeklerin eşit haklara sahip olmasını, %91’i fırsat eşitliğini, %89’u ise sosyal dayanışmayı savunuyor. Çalışkanlık ve emek de geniş kesimler için hâlâ en önemli başarı faktörü olarak görülüyor.

Sosyal Devlet ve Yaptırımlar Konusunda Mutabakat

Almanların %74’ü sosyal risklerin devlet tarafından güvence altına alınması gerektiğini düşünüyor. Öte yandan fazla mesai ücretlerinde vergi muafiyeti için %80 destek bulunurken, Bürgergeld alanların yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde daha sert yaptırımlar uygulanmasını da benzer oranda destekliyorlar.

Ortak Reddiyeler: Sığınmacı Politikası ve Gender

Toplumun önemli kısmı bazı tartışmalı konularda da benzer görüşte: ARD-DeutschlandTrend’e göre halkın %68’i Almanya’nın daha az sığınmacı kabul etmesini istiyor. Ayrıca %77’si iltica politikasında değişiklik talep ediyor. Gender tartışmalarında ise hem kadınların (%82) hem erkeklerin (%77) çoğunluğu bu uygulamaya karşı çıkıyor. Ancak %84’lük bir çoğunluk iklim değişikliğini ciddi bir tehdit olarak görüyor.

Algılanan Kutuplaşma Nereden Geliyor?

Araştırmalar, toplumun aslında çoğunlukla uzlaşı odaklı olduğunu gösteriyor: Halkın %82’si siyasi uzlaşmayı demokrasinin gereği olarak görüyor. Yine de aynı oranda insan, ülkenin “bölünmüş” olduğuna inanıyor. Uzmanlara göre bu algı, daha çok toplumun uç kesimlerinde yükselen seslerin medya aracılığıyla abartılı şekilde görünür olmasından kaynaklanıyor.

Sesli Azınlık, Sessiz Çoğunluk

Uzmanlara göre Almanya hâlâ büyük ölçüde merkezde buluşan bir toplum. Siyaset ve medya, kutuplaşmayı dramatize ederek dikkat çekmeye çalışsa da, halkın büyük çoğunluğu temel değerlerde birleşiyor. (Kaynak: tagesschau - MFM-Redaksiyon/Taner Şentürk)