“Online” Olmak Yorgunluk Sebebi mi?

Her an ulaşılabilir olmak, sürekli bildirim almak, “online” kalma zorunluluğu… Dijital çağın getirdiği bu görünmez baskı, özellikle gençler üzerinde ciddi bir yorgunluk yaratıyor. Uzmanlar, bu durumu “dijital tükenmişlik” olarak tanımlıyor. Ve bu tükenmişlik, artık yalnızca psikolojik değil, toplumsal bir alarm niteliği taşıyor.

Sürekli Bağlı Kalmanın Bedeli

Gençler günlerinin büyük bölümünü ekran karşısında geçiriyor. Dersler, sosyal medya, dijital sosyalleşme derken zihinsel bir doygunluk değil, yorgunluk baş gösteriyor. Uzmanlara göre bu durum yalnızca halsizlikle sınırlı değil: “Zamanla depresyon, yalnızlaşma, motivasyon kaybı ve dikkat dağınıklığı gibi daha derin sorunlar ortaya çıkıyor.”

Sosyal Medya Gerçekliği Gölgede Bırakıyor

Sosyal medya, gençlerin kimlik gelişimini etkileyen en güçlü mecra haline gelmiş durumda. Görsel odaklı, hızlı tüketilen içerikler arasında genç bireyler kendilerini kıyaslamaya, yetersiz hissetmeye ve gerçek hayatla bağlarını koparmaya başlıyor. Bu da beraberinde düşük özgüven, tatminsizlik ve yalnızlık duygularını getiriyor.

Bir Mola Verme Zamanı: Dijital Detoks

Çözüm elbette ekranları tamamen hayatımızdan çıkarmak değil, ancak dijital dünyayla olan ilişkiyi sağlıklı hale getirmek şart. Uzmanlar dijital detoksun gençlerin zihinsel sağlığı için bir ihtiyaç haline geldiğini vurguluyor: “Haftada en az bir gün dijital detoks yapılmalı. Aileyle zaman geçirmek, doğaya çıkmak, ekran dışı hobilerle uğraşmak gençlerin dengede kalmasına yardımcı olur.”

Gençler İçin Sağlıklı Dijital Kullanım Rehberi

Uzmanlar gençler için şu basit ama etkili önerilerde bulunuyor:

Dijital dünya kaçınılmaz, ama onun bizi yutmasına izin vermek zorunda değiliz. Gençlerin ekranlardan bir adım geri çekilmesi, sadece ruh sağlıklarını değil, geleceklerini de koruyabilir. Çünkü bazen “çevrimdışı” olmak, insanın kendisine en çok bağlandığı andır.

MFM Redaksiyon: Buse Şimşek