Bremen Eğitimde Son Sıralardan Kurtulabilir mi?

Bremen yıllardır eğitim karşılaştırmalarında son sırada yer alırken Hamburg son on yılda büyük bir dönüşümle üst sıralara yükseldi. Uzmanlar, erken dil desteği, daha fazla öğrenim süresi, güçlü okul öncesi yapı, mesleğe geçişin yeniden düzenlenmesi ve düzenli testler gibi Hamburg uygulamalarının Bremen için yol gösterici olabileceğini vurguluyor.

Hamburg 2011’de eğitim değerlendirmelerinde alt sıralardayken bugün ülke genelinde ilk üçte. Başarının temelinde okul öncesi dönemde zorunlu ve sürekli dil desteği, düzenli okuma–anlama çalışmaları ve tüm sınıf seviyelerinde öğrenme alışkanlıklarının güçlendirilmesi yer alıyor. Bremen de benzer adımlar atsa da kentte hâlâ birçok çocuk okula yetersiz dil becerileriyle başlıyor.

Daha Fazla Ders, Daha Fazla Destek

Hamburg, öğrenim sürelerini artırarak destek derslerini genişletti; neredeyse tüm öğrenciler tam gün okullara devam ediyor. Daha küçük sınıf yapıları sayesinde öğretmenler öğrencilerle birebir çalışma imkânı buluyor. Bremen’de ise yüksek ders iptalleri ve yetersiz tam gün eğitim büyük bir sorun. Yeni eğitim yönetimi hem ders sürelerini artırmayı hem öğretimin niteliğini yükseltmeyi planlıyor.

Okul Öncesi Hazırlık ve Mesleğe Geçiş

Hamburg’da çocukların yaklaşık yüzde 60’ı okula başlamadan bir hazırlık yılına katılıyor. Bu model dil eksikliği bulunan çocuklara avantaj sağlıyor. Bremen’de bu uygulama tartışılsa da kapasite sorunu büyük. Öte yandan Hamburg, mesleğe geçiş sistemini tamamen yenileyerek gençlere rehberlik, uygulamalı öğrenme ve erken yönlendirme imkânı sunuyor. Bremen’de ise diplomasız okul terki oranı yüzde 11 ile çok yüksek.

Düzenli Testler Eğitim Kalitesini Yükseltiyor

Hamburg’un başarısındaki bir diğer yapı taşı tüm sınıf seviyelerinde zorunlu başarı ölçümleri. Bremen’de testler daha sınırlı ve çoğu isteğe bağlı. Yeni yönetim daha fazla veri toplanmasını ve verilerin eğitimi geliştirmek için sistematik olarak kullanılmasını savunuyor.

Her Model Her Şehre Uygulanmaz

Uzmanlara göre Hamburg modeli Bremen için ilham verici olsa da kentte yoksulluk ve göç oranlarının yüksek olması nedeniyle birebir uygulanması mümkün değil. Bremen’in kendi sosyoekonomik koşullarına göre uyarlanmış bir model geliştirmesi gerektiği vurgulanıyor.

(Kaynak: buten un binnen / MFM-Redaksiyon: M. Hastürk)